Stoa ahlakının temel ilkesi: "Doğanın yasasına boyun eğmektir." Doğaya uygun yaşamak insan için bir ödevdir. Bunun içinde bazı insanların değer olarak gördükleri zenginlik, şeref, sağlık hatta hayatın kendisi, bilge kişi için önem verilmeyecek, ilgisiz kalınacak şeyler olabilir. Bu parçadan yola çıkılarak Stoacılar için "iyi ahlakın" aşağıdakilerden hangisine bağlandığı söylenebilir?
Gazali' ye göre akıl hakikatin tümünü değil, belli bir kısmını bilebilmektedir. Hakikatin tümü ise aklı aşan bir durumdur. Akıl, hakikate değil ama kendi sınırları içerisindeki bilgiye ulaşabilme imkânına sahiptir. Hakikat hiçbir şekilde aklın kendi kavrayış sınırı ile sınırlandırılabilecek bir şey değildir. Bütün varlığın zemini olan ontolojik gerçeklik yani hakikat aklı da aştığı için, rasyonel düşünceye kapalıdır. Buna göre Gazali'de hakikat akıl ilişkisinin ifadesi aşağıdakilerden hangisi olabilir?
Orta Çağ Avrupa'sına baktığımızda kilise ve din adamları Hristiyanlığa ve İncil'e uymadığı gerekçesiyle her türlü bilimsel çalışmaya karşı çıkmıştır. Hatta bu bilimsel çalışmaları yapanlar en ağır şekilde cezalandırılmıştır. İşte bu yüzden Orta Çağ'ın diğer ismi "karanlık çağ" olmuştur. Bu parçadan yola çıkılarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
Evrende birbirinden farklı o kadar çok varlık var ki.. İnsanın bu varlıklardan birini sevmemesi onu yaratana bir saygısızlıktır. Her şeyi yaratan Allah olduğuna göre, Allah'ın yarattığı bir şeyi nasıl sevmeyiz. İşte bu nedenle "Yaratılanı severiz, yaratandan ötürü." Yunus Emre'nin düşüncesine yer veren bu parçadan yola çıkılarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
İbni Sina başlangıçta sadece Tanrı'nın var olduğunu, zorunlu varlık olan Tanrı'dan "katışıksız bir ruh" çıktığını savunur. Bu katışıksız ruh, ilk nedendir. Yani diğer varlıkların var olma nedenidir. Bu nedenden tüm varlık dünyası türer. Buna göre İbni Sina'nın varlık konusunda aşağıdaki görüşlerden hangisini savunduğu söylenebilir?
Gazali'ye göre akıl direkt ve aracısız olan bilgiyi veremez ancak aracısız, tam ve doğrudan bilgi, bir bilincin bilinci olarak kendisine sezgi yoluyla gelebilir. O, insanı bir bütün olarak ele almış, onu sadece bir duyu, deney veya akıl varlığı olarak görmemiştir. Bu açıklamadan yola çıkılarak Gazali'nin aşağıdaki bilgi görüşlerinden hangisini savunduğu söylenebilir?
Roger Bacon, Orta Çağ'ın sonlarında yaşamış bir İngiliz düşünürdür. Ona göre bilginin kaynağı deneyim, ölçeği ise akıldır. Tek başına akıl kesin bilgiye ulaşamaz, kuşkudan kurtaramaz. Kuşkunun giderilmesinde son söz deneyimindir. Onun iki farklı anlamda kullandığı deneyim sözcüğünün birinci anlamı normal duyu deneyine işaret ederken, ikincisi insan zihninin Tanrı tarafından aydınlatılmasının sonucu olan içsel deneyimdir. Bellekte, akıl ilkelerine uygun geldiği öne sürülen bilgilerin doğruluğu ve gerçekliği deneyim ile bağdaşmasına bağlıdır. Deneyim verilerine aykırı düşen bir bilginin gerçekliği söz konusu değildir. Roger Bacon'un bu açıklaması aşağıdaki bilgi görüşlerinden hangisine karşılık gelir?
Farabi ideal devlet düşüncesini anlattığı '"El Medinetü'l Fazıla(Erdemli Şehir)" isimli eserinde toplumun mutluluğunu bilgili, ahlaklı, adaletli devlet adamlarına bağlar. Devleti yönetenler güzel konuşmalı, kendini halkın mutluluğuna adamalıdır. İnsanlar hayatın aldatıcı zevklerini yaşam tarzı haline getirdiğinde Allah'ın varlığı hakkındaki gerçeği kaybederek cahil şehir toplumunu oluşturur. Buna göre aşağıdakilerden hangisi Farabi'nin ideal devletinin özelliklerinden biri olamaz?
Tümel kavramlar aynı nesneler için insanın düşündüğü, nesnelerin ortak yönlerine insanın vermiş olduğu adlardır. Dolayısıyla gerçekten var olan, ancak tek tek nesnelerdir. Soyut nesneler yoktur, yalnız somut nesneler vardır veya başka bir deyimle, bütün var olan nesneler somuttur, hiçbir nesne soyut değildir. Bu açıklama aşağıdaki görüşlerden hangisine karşılık gelir?
Felsefe Orta Çağ'da Batıda din adamlarını yetiştiren manastır ve katedral okullarında gelişmiş, tamamıyla dini karakterli bir etkinlik olarak ortaya çıkmıştır. Bu okullarda gelişen felsefeye verilen isim aşağıdakilerden hangisidir?
Hiçbir şey yoktur. Bir şey olsa bile onu bilmezdik. O şeyi bilsek bile, başkalarına aktaramazdık. Gorgias bu sözleriyle aşağıdaki hangi soruya cevap vermiştir?
Sofistlerle birlikte felsefenin yönünün değiştiğini söyleyebiliriz. Sofist filozoflar, doğa filozoflarının araştırdığı arkhe problemini felsefenin konusu olmaktan çıkarmış ve ilk defa "Doğru bilgi mümkün müdür?" sorusunu sormaya başlamışlardır. Bilgi insandan insana değişmektedir; çünkü her insan farklı duyumlarla bilgiler elde etmektedir. Buna göre Sofistlerle ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
Sokrates'in annesi doğum yaptıran bir ebedir. Annesi hakkında: "Annem nasıl var olan bir bebeğin dünyaya gelmesine yardımcı oluyorsa, bilgilerin ortaya çıkışı da buna benzer. Örneğin bir öğretmen öğrencisine yeni bir şey öğretmez, ancak onun aklında var olan bilgilerin açığa çıkarılmasına yardımcı olur." der. Parçada bilginin ortaya çıkışı ile anlatılmak istenen temel düşünce aşağıdakilerden hangisidir?
Platon "Asıl gerçeklik idealardır." derken aynı zamanda aşağıdakilerden hangisini ifade etmek istemiştir?
Aristoteles "Nikomakhos'a Etik" adlı eserinde şöyle der: "O halde erdem tercihlere ilişkin bir huy; akıl tarafından ve aklı başında bir insanın belirleyebileceği, bizle ilgili olarak ortak alanda bulunma huyudur. Bu bir aşırılık, öteki eksiklik olan iki kötülüğün ortasıdır. Kötülük etkilenimlerde ve eylemlerde gerekenden aşırısı ya da eksikliğidir. Erdem ise ortayı bulmadır." Buna göre Aristoteles için erdem aşağıdakilerden hangisidir?
Ontolojinin, hatta felsefenin ilk sorusu "arkhe" problemidir. İnsanoğlu temel ve esas olanı merak ederek, önce tüm var olanların başlangıcını(töz) anlamaya çalışmıştır. Bu nedenle İlk Çağ filozofları, felsefeyi daha çok doğayı anlama isteğiyle "Evrenin özü nedir?" sorusuyla başlatmışlardır. Bu düşünceden yola çıkarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
Platon'a göre güzel, her şeyden önce düşünülür dünyada ya da aşkın dünyada var olan bir kendinde şeydir. Bu dünyadaki bütün göreli güzellikler kaynağını güzel ideasından alır. Buna göre Platon'un güzel anlayışı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Demokritos ilk materyalist filozoflardan biridir. Varlığın oluşumunu en küçük madde anlamına gelen atomlarla açıklar. O'na göre, her ne varsa atomların yapısal özelliklerinin bir yansımasıdır. Demokritos'u atomcu düşünmeye iten gerekçeler arasında, içinde yaşadığı toplumun somut olanı önceleyen yaklaşımı gösterilebilir. Parçaya göre Demokritos için aşağıdaki çıkarımlardan hangisi yapılamaz?
Herakleitos'un ilgilendiği en önemli konu varlık sorunudur. O öz varlığın, bütün değişiklikler içinde birliğini yitirmeyen ana maddenin ne olduğunu araştırırken aynı zamanda evrendeki değişmenin temel unsur olduğunu da ileri sürmüştür. Ona göre "Değişmedeki değişmezliği sağlayan şey logostur." Bu parçadan Herakleitos'un varlık anlayışı ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
Platon ünlü mağara öğretisinde dünyadaki varlıkları, ideaların yansıyan gölgeleri olarak tasarlar. O'na göre dünyanın maddi ve bireysel varlıkları eksik, yetersiz ve olumsuz özelliklere sahip oldukları için asıl varlık olamazlar. Buna göre Platon'un idealar öğretisi ile ilgili aşağıdaki çıkarımlardan hangisine ulaşılamaz?