Kompostlaştırma, atıkların özel olarak projelendirilmiş tesislerde hacim olarak azaltılması ve/veya enerji elde etmek için yakılarak uzaklaştırılması ve enerji elde edilmesi yöntemidir.
Kompostlaştırma; atıklar içerisindeki organik maddelerin ayıklanması, ebat küçültme, nemlendirme, havalı veya havasız (oksijensiz) şartlarda kararlı hâle getirme ve kullanıma hazırlama işlemlerinden oluşur.
Geri dönüşüm, atıkların fiziksel veya kimyasal işlemlerden geçirildikten sonra ikinci ham madde olarak üretim sürecine sokulmasıdır.
Ülkemizde atıkların bertarafı, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın kontrolünde ve belediyelerin sorumluluğu altındadır.
Geri dönüşüm, atıkların temizleme dışında hiçbir işleme tabi tutulmadan aynı şekliyle defalarca kullanılmasıdır.
Entegre atık yönetimini oluşturan temel noktalar; kaynağında azaltma, geri dönüşüm ve nihai bertaraf (enerji temini için yakma ve depolama) tır.
Miktarları her geçen gün artan arıtma çamurlarının çevresel sorunlar yaratmaması için uygun yöntemlerle bertarafı gerekmektedir.
Organik gübre ve toprak düzenleyici olarak uygun özellikler taşıyan arıtma çamurlarının tarımda kullanılmaları ile hem çamur bertarafı gerçekleştirilemez hem de tarımsal üretimde ekonomik kazanç sağlanamaz.
Arıtma çamurlarının araziye uygulanmasında çamur, bitki besin elementleri içeren inorganik bir kaynak olarak ele alınmaktadır.
Çiftlik gübreleriyle karşılaştırıldığında arıtma çamurlarının azot ve fosfor içeriği yönünden tarımsal anlamda değerli olduğu ancak potasyum değerinin çiftlik gübrelerine göre her zaman daha düşük değerler gösterdiği görülmektedir.
Arıtma çamurlarından tarımsal faydalanmanın temel prensibi çamurun tarım arazilerine agronomik oranlarda uygulanmasıdır.
Arıtma çamuru uygulanacak toprağın pH´sının 5,5 veya daha yüksek olması istenir.
Arıtma çamuru uygulanacak toprakların anyon değiştirme kapasitesi, toprağın ağır metalleri bağlama yeteneğinin bir göstergesi olduğu için bu açıdan da incelenmesi gerekmektedir.
Arıtma çamurunun tarımsal araziye uygulanmalarında yeraltı su kaynaklarına olan uzaklığı önemli değildir.
Arıtma çamurlarının ormanlık alanlara uygulanmasıyla organik madde içeriğiyle yumuşak killi toprakların geçirgenliğini ya da kumlu toprakların su tutma kapasitesini arttırarak ormansal toprakların özelliklerini geliştirmektedir.
Arıtma çamurlarının ormanlık alanlara uygulanması ormanların insan besin zincirinin bir parçası olmaması sebebiyle tarımsal uygulamalara kıyasla insan sağlığı açısından daha az risk taşımaktadır.
Arıtma çamurlarının verimsiz arazilerin iyileştirilmesinde başarıyla kullanılabilmesini sağlayan çamur özelliklerinin başında çamurun organik madde içeriği gelmektedir.
Arazi iyileştirme amaçlı yapılan tek seferlik uygulamalarda araziye verilen çamur miktarı genellikle tarımsal amaçlı kullanımlarda verilen miktardan az olmalıdır.
Arıtma çamurları düşük besin maddesi içeren toprakların takviye edilmesi açısından da değerli bir kaynaktır.
Araziye uygulanması düşünülen çamurların ağır metal içeriği ve tuzluluk yönünden toprağa yapacağı etkiler göz ardı edilmemelidir.