Dünyada biyoreaktörü ve biyogazı en çok kullanan ülke aşağıdakilerden hangisidir?
Aşağıdakilerden hangisi biyogaz tesislerinin kurulumunda dikkat edilmesi gereken noktalardan biri değildir?
Biyogaz aşağıdaki ülkelerin hangisinde ilk olarak üretilmiştir?
Türkiye'de biyogaz çalışmaları ilk olarak hangi yılda başlamıştır?
Organik atıklar, doğadaki mikroorganizmalar yardımıyla parçalanır ve temel bileşenlerine ayrılır.
Organik atıklar biriktirilir ve kontrollü olarak bozulmaları sağlanırsa bitkiler için çok zengin bir gübre elde edilebilir.
Yaşadığınız çevrede her geçen gün birçok atık ortaya çıkmaktadır. Bu atıklardan herhangi bir yararlanma olması söz konusu olamaz.
Kompost yapımı ile toprak iyileştirilir ve gübre değeri yüksek bir toprak elde edilir. Ayrıca bu işlemle bitkiler, kullanamadıkları besin maddelerini kolaylıkla kullanılabilir hâle gelir.
Organik atıkların ülkemizde çok fazla değerlendirme alanı bulunmaktadır.
Hızlı kompostlama 3-4 ay süresinde yapılır.
Tavuk gübresi tarımda biyogazla dönüşümü sağlanmadan kullanılamaz. Çünkü bu gübre toprakta verimi arttırmaz. Toprakta tuzluluğa sebep olur.
Hidroliz biyogaz oluşumunun son evresidir.
Kanalizasyon atıkları, insan atıkları arasında yer alır.
Karbon / azot oranı bir bakterinin ayrıştırma hızında çok önemlidir. Karbon ve azot (C/N) oranının dar olması bakterilerin atığı daha hızlı ayrıştırması anlamına gelir.
Metan oluşturucu bakteriler için en uygun pH değerleri eksi değer veya hafif alkali değerlerdir.
Küçük hacimli reaktörler hacim olarak 3 tona kadar olabilmektedir. Ancak yapılan araştırmalarda 10 tonun altındaki reaktörler istenilen verimlilikte olmamaktadır.
Aile tipi 6-12 m³ kapasiteli sabit kubbeli biyogaz tesisleri Hindistan'da çok yaygın bir biçimde kullanılmakta ve bu tip tesislerde oluşan biyogaz, tesis içinde (kubbe bölümünde) toplanmakta, ayrı bir gaz depolama tankı kullanılmamaktadır.
Biyogaz motor yakıtı olarak ulaşımda ve aydınlatmada kullanılabilir.
Biyogaz çevreye karşı duyarlı bir enerji kaynağıdır. Bu yüzden gelişen koşullarda çevre kirliliğinin önlenmesinde mavi yakıt olarak da bilinen organik madde kökenli biyogaz kullanımı daha önemlidir.
İnce kıyılmış sap, saman, şeker pancarı yaprakları, mısır artıkları gibi bitkilerin işlenmeyen kısımları ile bitkisel ürünlerin işlenmesi sırasında ortaya çıkan atıklara organik atıklar denir.