“ De ki: ‘Ben de ancak sizin gibi bir insanım. (Ne var ki) bana, ‘Sizin ilâh’ınız ancak bir tek ilâhtır” diye vahyolunuyor. Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa yararlı bir iş yapsın ve Rabbine ibadette kimseyi ortak koşmasın.’” (Kehf suresi, 110. ayet.)
Verilen ayetten hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
Müslüman’ın en fazla önem vermesi gereken hususlardan biri takva sahibi olmaktır. Çünkü Yüce Allah Kur’an’da Müslümanlardan bunu istemektedir. Kur’an’ın birçok ayetinde, Allah (c.c.), Müslümanları kendisinden korkmaya, sakınmaya yani takva sahibi olmaya yönlendirmektedir.
Aşağıdaki ayetlerden hangisi, parçada anlatılanlara örnek olarak verilemez?
“Şüphesiz, inanıp yararlı işler yapanlara gelince, onlar için içlerinde ebedî kalacakları Firdevs cennetleri bir konaktır. Oradan ayrılmak istemezler. De ki: ‘Rabbimin sözleri ic¸in denizler mürekkep olsa ve bir o kadar mürekkep ilave etseydik dahi rabbimin sözleri bitmeden önce mutlaka deniz tükenirdi. De ki: ‘Ben de ancak sizin gibi bir insanım. (Ne var ki) bana, ‘Sizin ilâhınız ancak bir tek ilâhtır” diye vahyolunuyor. Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa yararlı bir iş yapsın ve Rabbine ibadette kimseyi ortak koşmasın.” (Kehf suresi, 107-110. ayetler.)
Verilen ayetlere göre aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
“Şüphesiz, inanıp yararlı işler yapanlara gelince, onlar için içlerinde ebedî kalacakları Firdevs cennetleri bir konaktır. Oradan ayrılmak istemezler.” (Kehf suresi, 107-108. ayetler.)
Verilen ayetlerden çıkarılabilecek en kapsamlı mesaj aşağıdakilerden hangisidir?
“Andolsun zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak, iman edip de salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka (Onlar ziyanda değillerdir.)” (Asr suresi, 1-3. ayetler.)
Bu ayetle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Meal: “De ki: ‘Rabbimin sözleri için denizler mürekkep olsa ve bir o kadar mürekkep ilave etseydik dahi rabbimin sözleri bitmeden önce mutlaka deniz tükenirdi.’” (Kehf suresi, 109. ayet.)
Tefsir: Bu ayete göre Allah’ın (c.c.) sözleri ifadesinden maksat O’nun ilmi ve hikmetidir. Yüce Allah’ın ilim ve hikmetisonsuz ve sınırsızdır; denizler ise büyüklüğüne rağmen sonlu ve sınırlıdır. Şu halde Allah’ın ilmini ve hikmetini yazmak için denizlerin tamamı mürekkep olarak kullanılsa, bir o kadar da ilâve edilse yine de Allah’ın ilmini yazmaya yeterli olmaz............ ayetindeki ifade de böyledir.
Verilen parçada boş bırakılan yere gelebilecek ayet aşağıdakilerden hangisi olabilir?
Bir hadiste, “Ameller niyetlere göredir” (Buhârî, “Bedü’l-vahy”, 1) buyurulmuştur. Amel ancak Allah’ın rızasını kazanmak niyetiyle yapılırsa makbul ve sevaba vesile olur. Hatta böyle bir iyi niyet mubahları bile salih amel değerine yükseltebilir. Meselâ yürümek aslında mubah olan bir fiildir. Fakat namaz kılmak için camiye veya yardımda bulunmak için darda kalan bir insanın yanına gitmek sevap, herhangi bir kötülük yapmak niyetiyle bir yere gitmek ise günahtır. Görüldüğü gibi aslında mubah olan yürümek ve gitmek fiilleri niyete göre sevap veya günah olabilmektedir. Şunu da belirtmek gerekir ki İslâm âlimlerine göre iyi niyet, dince yasaklanmış olan bir işin kötülük ve günah vasfını ortadan kaldırmaz. Buna karşılık dinin iyi gördüğü bir iş için yapılan niyet de sevaba vesile olan bir ameldir. İnsan niyet ettiği bir ameli herhangi bir engel yüzünden yapamamış olsa bile sırf iyi niyeti için sevap kazanır.
Bu parça aşağıdaki ayetlerden hangisiyle doğrudan ilgilidir?
Aşağıdaki ayetlerden hangisi salih amel kavramıyla doğrudan ilişkilidir?
(I) Fıkıh kitaplarında salih ameller genellikle farz, vâcip, sünnet, müstehap veya mendup; gayr-i sâlih ameller de haram, mekruh ve müfsid şeklinde bölümlere ayrılır. (II)Mubahlar, aslında yukarıdaki olumlu veya olumsuz değerlerden birini taşımayan ve dinin yapılması ya da terkedilmesi yönünde bir hüküm koymadığı amellerdir. (III)Bununla birlikte mubahların işlenmesinde güdülen maksat ve niyet bu işleri salih veya gayr-i salih amel durumuna sokabilir. (IV)Yüce Allah dünyada iken kimlerin daha güzel amel ettiğini ortaya çıkaracak ve hiçbir haksızlığa meydan vermeksizin herkesi ameline göre yargılayacaktır. (V)Bununla birlikte kötü ameli olanlar yalnızca kötülüklerinin dengiyle cezalandırılırken iyi amel işleyenler fazlasıyla mükâfatlandırılacaktır.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
Bir gün Peygamberimizin (s.a.v.) yanına bir kişi gelir. Sahabilerin daha önce hiç görmediği ve tanımadığı bu şahıs, Peygamberimize (s.a.v.), “İman nedir?” diye sorar. Efendimiz (s.a.v.), “İman; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe ve hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.” buyurarak cevap verir. O şahıs bu kez, “İslam nedir?” sorusunu yöneltir. Allah Resulü (s.a.v.), “İslam, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın elçisi olduğuna şahitlik etmen; namazı kılman, zekâtı vermen, ramazan orucunu tutman ve eğer gücün yetiyorsa haccı yerine getirmendir.” cevabını verir. Yabancı şahıs bu kez, “İhsan nedir?” diye sorar. Hz. Peygamber (s.a.v.) ihsanı şöyle tanımlar: “İhsan, Allah’ı görüyormuşsun gibi ibadet etmendir. Çünkü sen onu görmesen de o seni görmektedir.” (Müslim, İman, 1.)
Verilen parçadan ilkeler çıkartmak isteyen biri aşağıdakilerden hangisini söyleyemez?
“ De ki: ‘Rabbimin sözleri için denizler mürekkep olsa ve bir o kadar mürekkep ilave etseydik dahi Rabbimin sözleri bitmeden önce mutlaka deniz tükenirdi.’” (Kehf suresi, 109.ayet.)
Verilen ayetten hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenemez?