SORU BANKASI Filtrele

Metin Türleri Ünite / Modül Soruları


Soru 1

Sarayburnu ’nu dolaştık, Hisar çevresinin bir kısmı oymalı bir gümüş kemer gibi göründü. Bir yanda Beyoğlu binalarının taş yüzlerinden boş boş bakan birer göz gibi uçsuz bucaksız pencereler, bir yanda koyu menekşe renkli gölgeler içinde kalan Üsküdar mahalleleri, bir yanda Marmara ’nın hareli mavi yüzeyi. Akşam güneşi bulutlar, tepeler, ağaçlar üzerinde binlerce ışık oyunu, binlerce renk ile beliriyor. Gökyüzü saf, deniz durgun; balıkçılar yorgun, evlerine çekiliyor.

Verilen metin, aşağıdaki metin türlerinin hangisinden alınmış olabilir?

A) Gezi yazısı B) Anı
C) Mektup D) Öykü

Soru 2

Soğuk bir kış günü, karanfil almak için çiçekçi dükkanına girdim. Tatlı bir yaz sıcaklığıyla ısıtılan bu yerin havası, bitki öz sularının hafif, sert kokularıyla doluydu. İstediğim çiçekler destelenene kadar bana gösterilen yere oturdum. Mutlu bir insanın hayalindeki eve benzer bu yerde, istenebilecek her türlü renkte otlar, yapraklar ve çiçeklerle dolu adeta sihirli bu dükkanda karanlık yapraklı, bodur bir hurma ağacından başka hiçbir şeyle ilgilenmedim.

Verilen metin, aşağıdaki metin türlerinin hangisinden alınmış olabilir?

A) Masal B) Mektup
C) Öykü D) Tiyatro

Soru 3

Peter Pan: Bir fikrim var. Haftaya kıyafet balosu yapalım ve normal çocuklar gibi giyinelim.

Çizmeli Kedi: Vay canına bir çocuk kıyafeti giyerek balo yapmak çok sıra dışı bir fikir.

(Aynı anda konuşurlar ve bir süre sonra kısa bir sessizlik olur.)

Cadı: Yarın masal bayramının ikinci tatil günü, yarın ile ilgili bir planı olan var mı?

Pamuk Prenses: Kendime yeni kıyafet alacağım.

Rapunzel: Yani yeni bir prenses kıyafeti öyle mi?

Pamuk Prenses: Bu sefer gömleğimin düğmeleri büyük olacak.

Çizmeli Kedi: Büyük değişiklik.

(Gülüşürler.)

Verilen metinle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Konuşma cücelerine yer verilmiş bir metindir.
B) Göstermeye bağlı bir metin türünden alınmıştır.
C) Masal türünden alınmış bir metin örneğidir.
D) Günlük konuşma diline uygun şekilde yazılmıştır.

Soru 4
  1. Sadece okunmak değil, sahnelenmek için de yazılır.
  2. Oyuncuların hareketleriyle ilgili detaylar ayraç içinde verilir.
  3. Oyunun bölümlerine perde denir.
  4. Olaylar her zaman mutlu sonla biter.

Yukarıda “tiyatro ” türünün özellikleri verilirken bir özellik yanlış verilmiştir.

Tüm özelliklerin doğru olması için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır?

A) Birinci özellik yerine “Seyirci karşısında oynanır. ” yazılmalıdır.
B) İkinci özellik yerine “Dizelerden oluşur. ” yazılmalıdır.
C) Üçüncü özellik yerine “Her yaş seviyesine hitap eder. ” yazılmalıdır.
D) Dördüncü özellik yerine “Sahne sanatı olarak da adlandırılır. ” yazılmalıdır.

Soru 5

Geçmişte yaşadıklarımı hatırlamak, onları unutulmaktan kurtarmak bana huzur veriyor. O dönemlerde yaşadığım olayları, durumları, çevremdeki insanları başkalarıyla paylaşmak, deneyimlerimi onlara aktarmak kendimi mutlu hissetmeme de sebep oluyor.

Aşağıdakilerden hangisi bu cümleleri kuran kişinin yazdığı bir metin olabilir?

A) Mektuptan açıldı bugün talihim, bir tane daha geldi. Öteki gibi değil bu. Bir kere yazan gizlemiyor kendini, kim olduğunu söylüyor: İsmet Zeki Eyüboğlu adında bir genç. İstanbul Bilim Yurdunda yani Üniversitesinde okuyormuş. Sonra da benimle eğlenmiyor, alaya almıyor beni, över gibi gözüküp alttan alta iğnelemeğe kalkmıyor. Çıkışıyor bana, çıkışıyor ya haklı olarak çıkışıyor.
B) Bir ikilidir ağlamak ve gülmek. Ağlamak, sanılanın aksine çaresizlik, zayıflık, güçsüzlük demek değildir bence. Gariptir belki ama ben ne zaman ağlayan birini görsem, içim gerçekten acısa dahi bir miktar da sevinirim. Çünkü üzülmeyi becerebilen bir kişi, sevmeyi de bir o kadar iyi becerebilir. Çünkü, ağlayabilen bir insan gülmenin o mükemmel kıymetini belki de daha iyi anlayabilir.
C) Haziran ayının bunaltıcı günlerinden birisiydi. Tarlada hasada gelmiş olan mercimekleri biçiyorduk. Bizler kendimizi kaptırmış, orakları sallarken kardeşimin yerdeki bir şeyle oynadığını ve onunla konuşmaya çalıştığını fark ettik. Merak edip yanına gittik ve şoke olduk. Oynadığı şey, altın sarısı kocaman bir akrepti. Dik kuyruğu gören kardeşim, onu bir kediye benzetmiş, “pisi pisi ” diye sayıklıyordu. Onun bir pisi olmadığını anlatmak çok zor oldu ama çok şükür kardeşim bir akrep tarafından sokulmadığı için hepimiz derin bir oh çekmiştik.
D) İstasyonda sürekli olarak astronotlar bulunuyor. Astronotlar istasyonda yer çekiminin hissedilmediği ortamda çeşitli konularda araştırma ve gözlem yapıyor. Uluslararası Uzay İstasyonu ’nda bugüne kadar yapılan araştırmalarda bin iki yüzden fazla bilimsel sonuç elde edildi ve yayımlandı.

Soru 6
  • Gezilip görülen kentlerin, ülkelerin, yerlerin ilginç yönlerini ilgiyi çekecek, özenli bir biçimde anlatan yazılara ... denir.
  • Toplum tarafından tanınan bir kişinin tanık oldukları bazı olayları ve durumları daha sonra izlenimlere dayanarak anlattıkları yazı türüne ... denir.
  • Uzakta bulunan herhangi dosta, arkadaşa gönderilen ya da kamu kuruluşları arasında haberleşmeyi sağlayan yazı türüne ... denir.

Yukarıdaki boşluklar sırasıyla aşağıdakilerin hangisiyle tamamlanmalıdır?

A) gezi yazısı - anı - mektup B) gezi yazısı - tiyatro - mektup
C) gezi yazısı - anı - makale D) haber yazısı - anı - mektup

Soru 7

Aşağıdaki metinlerden hangisi tiyatro metin türünde yazılmıştır?

A) Bir şaşkınlık sessizliğinden sonra Meclis patladı:
- Hayır! Asla! Olmaz öyle şey!
Çoğu ayağa kalkmıştı. Bazıları sıraları yumrukluyordu. Fevzi Paşa konuşmasını gürültüler arasında sürdürerek zorlukla tamamlayabildi:
- Bu iki hususun görüşülerek karara bağlanmasını rica ediyorum.
Kürsüden indi. Erzurum Milletvekili Durak Bey kürsüye yürürken bağırdı:

- Söz istiyorum! (...)

B) Refik: Evladım neredesin? İbiişş... (Girip dolaşarak) Perdeler açılıp gösterimiz başlayacak hala görünürde yok. “Bir yere gitme sakın! ” diye tembih ettim. Biz başlasak bile İbişsiz tadı tuzu olmaz ki! Aaaa, aman, perdeler açıkmış! (Seyircilere) Merhaba efendim, hoş geldiniz, safalar getirdiniz! Şey, siz de İbiş ’i bekliyorsunuz değil mi? Hemen gidip bir daha arayayım. (Çıkar.) İbiiişşşşş!..

Yaşar: (Girip seyircileri selamlar. Mahcuptur. Önce saatine bakınır. Sonra kukla sahnesine giderek içine bakınır. Seyircilere) Efendim, ben bu kukla sahnesinin sahibiyim de... Şey... Şimdi başlayacak. (...)

C) Porsuk Irmağı ’nın kuzey kıyısındaki patikada kırk kadar askerden oluşan birlik, düzensiz bir şekilde yürümekteydi. Askerlerin hepsi de dökülüyordu, birkaçı çıplak ayaktı. Bazıları ayaklarına çuval, çaput sarmıştı. Yaralılar yardımla yürüyordu. Asker kaçaklarını arayan bir süvari müfrezesi birdenbire tepeden aşağı inerek askerlerin çevresini sardı. Müfrezenin komutanı, yüzü yaralı bir yüzbaşıydı. Ömer Çavuş öne çıkıp selam verdi. Yüzbaşı eli tabancasında, çavuşa ve birliğe göz attı. Kaçağa ve bozguncuya benzemiyordu bunlar:

- Hangi birliktensiniz? (...)

D) Annesi, İstanbul ’a gittiği için kendisinden bir yaş küçük olan kardeşi Hasan ’la artık Dadaruh ’un yanından hiç ayrılmaz. Bu, babasının seyisi yaşlı bir adamdır. En sevdikleri şey atlardır. Dadaruh ’la onları suya götürmek, onların çıplak sırtlarına binmek, onlar için çok zevklidir. Torbalara arpa koymak, yemliklere ot doldurmak, gübreleri kaldırmak eğlenceli bir oyundan çok daha hoşlarına gider. Dadaruh, eline kaşağıyı alıp işe başladı mı tıkı, tık, tıkı, tık... bunu gören küçük çocuk “Ben de yapacağım! ” diye tutturur. O vakit Dadaruh, onu Tosun ’un sırtına koyar, eline kaşağıyı verir:

- Hadi yap! Der. (...)


Soru 8

11 Şubat 1861 Efendim, Benim Canımdan Aziz Olan Valideciğim, Geçenki mektubunuzda bir yıldan beri hasta olduğunuzu bildirmiştiniz. Lakin bundan anladığıma göre, canınızla uğraşır mertebeye gelmişsiniz. Öyle ise efendim, niçin bu zamana kadar bildirmediniz? Eğer bildirmiş olsaydınız tahsilin arkasını alıp şimdiye dek Asitane ’ye (İstanbul) gelirdim çünkü bundan önce daha kolaylıklar vardı. Her ne ise şu günlerde işimi bitirmek üzereyim. Canımdan aziz olan valideciğim! Eğer hastalığınız pek ağırlaşıyor ise bana tez yazın. Ta ki dönmenin çaresine bakayım ama gene de siz ihmal buyurmayıp şu hastalıktan kurtulmaya bakın. Saygıyla ellerinizden öperim.
                                                            İbrahim Şinasi

Verilen metinle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Metnin türü mektuptur.
B) Bu türdeki yazılar haberleşmek amacıyla yazılır.
C) Bu türün yazılma zamanı ile yazan kişi mutlaka belirtilmelidir.
D) Bu türde, yazılan kişi ya da kuruma hitap etme zorunluluğu yoktur.

Soru 9

Üstadı başında lacivert bir bere, sırtında kaşmir bir ceket, elinde makas, bahçesinde bulurduk; bir dal, bir gül keserken. Telaşsız, yumuşak adımlarla gelir; pek ölçülü bir nezaketle misafirlerini karşılardı. Birinci katta, pencerelerine yapraklar değen büyük bir odada toplanırdık. Hayal ötesi bir çay masası kurulurdu. Fakir mahallelerin sulh günlerinde bile tatmadığı, zengin konakların artık unutmaya başladığı dünya nimetlerine kavuşurduk burada: çay, süt, sütlü kahve, kakao... Sonra, peynirlerin her çeşidi... Reçeller, reçeller, reçeller... Çilek, muz, menekşe kokulu fondanlar... Pastalar, şokolalı, kremli, meyveli pastalar... Bisküviler, kruvasanlar, briyoşlar, küçük, ılık börekler...
                                                           Halit Ziya Uşaklıgil

Verilen metin anı türünde kaleme alınmıştır.

Buna göre, anı metin türüyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Anı türündeki yazılar öğretici nitelikler taşımaktadır.
B) Anlatılanların yaşanmış olaylara değinmesi gerekmektedir.
C) Anı türü, yaşandığı zamanın genel özelliklerini yansıtması açısından önemlidir.
D) Gezilen bölgenin coğrafi konumu, tarihsel özellikleri, sosyal konumu ele alınır.

Soru 10

Aşağıdaki metinlerden hangisinin türü diğerlerinden farklıdır?

A) Çocukluğumda, bana da diğer tüm çocuklar gibi sadece kara lastik ayakkabılar alınırdı. Doğrusu hasrettik spor ayakkabılara. Ancak televizyonlarda görür, “Bizim de olur mu bir gün? ” diye iç geçirirdik. İlkokul 4. sınıf öğrencisiydim, doğum günümde babam bana sonsuz bir mutluluk yaşatmıştı. Bana, beyaz bir spor ayakkabısı hediye etmişti. O günkü mutluluğumu, belki de ömrüm boyunca hiç yaşamadım.
B) Ankara Kalesi, telsiz direkleri ve bir tünel... Yarım dakika karanlık... Ankara geride kaldı. Bu yol, bütün bozkırı geçer, Karadeniz´e dek ulaşır. İsmet Paşa yıllarca fikir döktü, ray döşedi. Şimdi ben, bu ray üstünden fikir taşıyan kültür savaşının zırhlı trenine yetişmek için kilometrelerin sekişini sayıyorum tren yolunda. Gezici eğitim sergisi Kırıkkale istasyonunda.
C) Mavi yolcular deniz gözlüklerini takmış, lastik şiltelerin üzerine uzanmış, Assos Limanı ’nın dibini tarıyorlardı. İlkçağ mermerinin suda bir alacalı parıltısı, yeşil, sarı kahverengi ışınlar saçışı vardır ki izlemeye doyum olmaz. Çanakkale ’nin Ayvacık ilçesine bağlı Assos, göz alıcı tarih dokusuyla yolcuları büyülüyordu.
D) Çok yakın zamanda Gaziantep ’e yolculuk yaptık. Yola İstanbul ’dan çıktık. Direkt uçak ile Gaziantep ’e indik. İkindi vakti Gaziantep Ömeriye Camii ’ne gittik. Burası büyük ihtişamı ve inanılmaz mimarisiyle göz dolduruyordu. Taç kapısı ile mihrabı beyaz ve siyah taşlarla örülü olan camiinin, minare şerefesinin korkuluklarında oyma taş işçiliğinin inanılmaz örnekleri dikkat çekiyordu.

Soru 11

“Bu soğuk kış gününde, yerde bir metre kar varken yaylaya doğru yürüyorlardı. Çünkü gece yarısı ahırdan kaçan at; yaylada koşmayı, otlamayı çok severdi. Şimdi babası hastayken atı geri getirme görevi Yusuf ve kardeşine düşmüştü. Kara bata çıka yürüyerek iki saat sonra yaylaya ulaştılar. Tahminleri doğruydu. Kır at karşılarında duruyordu. Atı yularından tutup götürmek istediler lakin dizlerinde derman kalmadığı için bir köşede oturup beklemek zorundaydılar. ”

Bu parça verilen metin türlerinden hangisine aittir?

A) Anı B) Masal
C) Hikaye D) Gezi yazısı

Soru 12

Bir kişinin, özellikle insanlığa çeşitli yararları dokunmuş ünlü kişilerin hayatlarını konu alan yazılara ne denir?

A) Makale B) Röportaj
C) Otobiyografi D) Biyografi

Soru 13

Yazarın, gündelik olayları, özel bir görüşle, güzel bir üslupla yazdığı kısa, günübirlik yazılara ne denir?

A) fıkra ( köşe yazısı ) B) sohbet
C) makale D) deneme

Soru 14

Yazarın, günlük olaylarla ilgili duygu ve düşüncelerini, okuyucuyla karşı karşıya oturup konuşuyormuş gibi içten bir hava içinde yazdığı yazılara ne denir?

A) otobiyografi B) makale
C) sohbet D) gezi yazısı

Soru 15

Bir gerçeği açıklamak, bir konuda görüş ve düşünceler öne sürmek ya da bir tezi savunmak, desteklemek için yazılan yazılara ne denir?

A) Biyografi B) Gezi Yazısı
C) Makale D) Hikaye

Soru 16

Herhangi bir sanat yapıtı ya da sanatçı ile ilgili olumlu veya olumsuz düşüncelerin ortaya konduğu yazı türüne ne denir?

A) Makale B) Eleştiri
C) Deneme D) Sohbet

Soru 17

Yazarın herhangi bir konudaki görüşlerini, kesin kurallara varmadan, kanıtlamaya kalkmadan anlattığı yazı türüne ne denir?

A) Makale B) Sohbet
C) Fıkra ( köşe yazısı ) D) Deneme

Soru 18

Uzakta bulunan herhangi bir yakına, arkadaşa gönderilen veya kamu kuruluşları arasında haberleşmeyi sağlayan yazı türüne denir?

A) Mektup B) Roman
C) Günlük D) Biyografi

Soru 19

Gazetecilerin ziyaret ettikleri bir yer, kişi ya da kurumu kişisel düşüncelerine göre tanıttıkları yazılara ne denir?

A) Mektup B) Roman
C) Anı D) Röportaj

Soru 20

Gezilip görülen yerlerle ilgili bilgi, gözlem ve anıları yansıtan yazılara ne denir?

A) Günlük B) Gezi Yazısı
C) Röportaj D) Mektup
Seçilen
Soru
Sayısı
0
123
3 Sayfada Toplam 56 soru listeleniyor